13 Eylül 2015 Pazar

Binkelam:Web Siten Var Mı Derdin Var!


3 yıl kadar önce makale yazarlığı yapmaya başladığım zamanlarda bir gün kendime ait bir web sitesi açacağım aklıma bile gelmezdi. Ama oldu,şöyle böyle 2 yıldır bir sitem var benim; adı da Binkelam. Kaç gündür bununla ilgili, 'Web siten var mı derdin var' başlıklı bir yazı yazmak istiyordum, bugün yazayım onu bari.

Sahip olduğunuz veya sosyal medya uzmanı, danışmanı falansanız yükseltmek üzere üstünde çalışmaya başladığınız bir siteyi Google sıralamalarında üst sıralara taşımak, site hitini arttırmak şartlarınıza ve gidiş yolunuza bağlı olarak daha kolay veya daha zor olabilir.

Aklımdaki şeyleri madde madde sıralayayım önce bir; bana göre, benim bu işleri öğrenerek geçen 2-3 yılda gördüğüm şeylere göre aşağıdaki unsurların hepsi önemlidir. Her birinin sitenin gelişmesinde, yükselmesinde, bilinir hale gelmesinde şu veya bu oranda payı vardır.

- Sitenin güncellenme düzeni, içerik ekleme sıklığı, içerik sayısı

- Bir ekiple mi yoksa tek başınıza veya 1-2 kişi olarak mı çalıştığınız

- Sitenin  mazisi, ne zamandır web ortamında olduğu

- Site için sosyal medya platformlarında yeterince tanıtım yapılıp yapılmadığı

- Siteye özgün içerik mi eklendiği

- Sitenin genel bir site mi, yoksa belli bir konuya ve belli kelimelere yoğunlaşmış bir site mi olduğu

- Eklenen fotoğrafların düzenlenip düzenlenmediği, isimlendirilip isimlendirilmediği

- Siteye yorum gelip gelmediği, yorumların cevaplanıp cevaplanmadığı

- Ziyaretçilerin organik olup olmadığı

- Site hileleri olarak nitelendirdiğim şeylerin yapılıp yapılmadığı:

   Ziyaretçi satın almak (Hayatta almam)

   Bilgi veya fikir verecekmiş gibi yapıp hiçbir şey vermeyen yazılar (Bu da şöyle oluyor; başlık bir şeyler vaat ediyor ama içerik 5 para etmez, saçma salak, bazen anahtar kelimelerle şişirilmiş bir metinden ibaret.)

   Başlık-içerik alakasızlığı (Ben yapmam, görünce çok sinir oluyorum. Fakat yapıldığını gördüm, şöyle ki, ilgi çekebileceğini düşündükleri bir başlık atıyorlar, belki yazının description kısmını falan da bu başlığa göre ayarlıyorlar ama yazı ve/veya fotoğraflar o başlıkla alakasız oluyor.)

    Link hırsızlığı yapıp yapmadığınız (Yapmadım ama bana yapıldığını defalarca gördüm, böylece başkaları Binkelam isminden sahtekarlık yaparak sebeplenmiş oluyorlar.)

    Başkalarına ait yazıları veya ürünleri kendinize aitmiş gibi gösteriyor musunuz? (Iykk!)

    Sitedeki reklamları başkalarının gözüne sokup sokmadığınız. Bir konuyu açmak için bir linke tıklıyorsunuz mesela, reklam 'Zart!' diye karşınıza çıkıyor. Onu silip gözünüzün önünden kaldırabilirsiniz, tıklamayabilirsiniz ama ben bir linke tıkladığım anda önümde reklam belirmesini istemem. Reklamı göreyim, istersem tıklayayım, öyle olsun isterim. Bu yüzden kendi sitemde böyle bir şey olsun istemem-kazancı arttıracağını bilsem bile.)



Ben Binkelam için dörtte üç oranında kendi başıma çalışıyorum. Kalan dörtte bir kızımın yazdığı yazılardan ve süreç içerisinde birkaç müşterimden aldığım destekten oluşuyor. Başkalarının yazdığı yazılar da var ama onların sayısı çok az. Aslında siteye yazı yazdırmak için küçük bir bütçe ayırmaya taraftarım, beni zorlasa bile hiç değilse bir süre için bunu yaparım ama güvenilir ve işini iyi yapan bir makale yazarı bulmak kolay değil. Bu şartlarda bir siteyi yükseltmek hiç kolay değil. Oraya yaz, buraya yaz daralıyorum; sosyal medya platformlarında tanıtım yapmanın önemine çok inanıyorum ama bu zaman alan bir şey, tek başına 4-5 mecraya yetişilmiyor. Çünkü mesele sağa sola link bırakma meselesi değil; fark edilmek istiyorsan sen de başkalarını fark edeceksin, beğeneceksin, ekleyeceksin, yorum yapacaksın, başka türlü olmaz ki. Twitter, Facebook, Google Plus, Pinterest sayfaların olacak, hepsinde çalışacaksın. Bence Linkedin de gayet önemli ama oraya çok az zaman ayırıyorum.

Bir de şöyle bir şey var; web siteni belli bir yere getiriyorsun ve oradan aşağıya düşebileceğini düşünmüyorsun ama düşebiliyor. Binkelam'ın günlük ziyaretçi sayısı 1000'e yaklaşmıştı mesela, yakında 1000 olur diyordum. Aylar önce diyordum bunu yalnız, en azından 3-4 ay önce ama ziyaretçiler, son 1 ayda, artmaktan geçtim, sabit bile durmuyorlar, sayıları eskiye göre çok azaldı. Oysa içerik eklemeye devam ediyorum, hep özgün içerikler bunlar ve az-çok tanıtımlarını da yapıyorum. Sitede şu anda 996 tane yazı olduğunu da ekleyeyim, hepsi özgün bunların.



Bu durumun nedenini bilmiyorum. Ben yanlış bir şeyler yapmışımdır, memleketin bu dönemdeki karanlık havası web sitelerini de etkiliyordur veya başka bir şeydir. Alexa sıralamasına bakıyorum, onda pek bir değişiklik yok.

Şunu biliyorum ama: Ben bu site için bir hedef koydum ve onu gerçekleştirme yolunda kolay kolay pes etmem. Etmiyorum da zaten. Duruma aldırmamaya çalışıyor ve bildiğim yoldan gitmeye devam ediyorum; ille de bir gün bu karşılığı olacaktır bunun. Bir zamanlar günde 10.000 ziyaretçi hayal ederdim ama o zamanlar bu konularda daha cahildim, bu kadar zor olacağını bilmiyordum. Benim için ve benim şartlarımda zor tabii, birileri için daha kolay olabilir, başka birilerine de bana geldiğinden bile zor gelebilir. Şimdi 1.000 ziyaretçiye sevinirim, çünkü o yola girmiş gibiydim ama geriye düştüm. Ne yapalım, ben de hayallerimi bu durumlara göre şekillendiririm o zaman. Hayalinizi eğip bükebilirsiniz, evet, tabii ki, sizin hayaliniz o. : )

Son söz: Şu anda bana en önemli gelen şey pes etmemek, size de bunu öneririm. Bu işler kolay para kazanma peşinde olanlara göre değil bence, hileli yollara da sapılabilir tabii ama Google önünde sonunda hileleri keşfediyor, önünü kapatıyor, o zaman ne olacak? Kaldı ki sahtekarlık hala daha herkesin onayladığı bir şey değil bu memlekette, istedikleri kadar bize üç kağıdı, dolandırıcılığı, dönekliği, hırsızlığı sıradan bir şeymiş gibi göstermeye, kanıksatmaya, kılıfına uydurarak sunmaya çalışsınlar; ben hoşlanmıyorum, onaylamıyorum, doğru bulmuyorum. Buldukları kılıflara da neremle güleceğimi şaşırıyorum ayrıca. Ancak işine gelenin yutacağı mazeretler onlar. Neyse bu başka konu.

Pes etmeyin, moralinizi bozmayın, öğrenmeye ve çalışmaya devam edin. İyi bir şeye ulaşmanın yolu budur-ama garantili yolu değil. Olur veya olmaz; ama olmaz ise bunun sebebi benim çalışmamam, emek vermemem olmayacak. Ben bu gazla çalışıyorum. : )

17.09.2015 güncelleme: Sitedeki hit düşüşünün sebebi ile ilgili bir kuşkum vardı, bunun sebebinin 3-4 hafta önce eklediğim WPtouch Mobil Plugin WP eklentisi olabileceğini düşünmeye başlamıştım. Çünkü düşüş bu eklentiyi ekledikten sonra başlamıştı ve düzelecek, eskiye dönecek gibi de durmuyordu. O eklentiyi kaldırdıktan sonra, hemen aynı gün hitler eskisi gibi olmaya başladı, arz ederim.

5 yorum:

  1. kesinlikle sabırlı olmak, pes etmemek çok önemli. Bende blog yazarlığına başlayalı 12-13 gün kadar oluyor ama yazı yazmak hayatımın çok büyük bölümünü kaplıyor yazıp arşive kaldırmamaya yayınlamaya karar verdim. Teşekkürler faydalı bi yazı olmuş :)

    YanıtlaSil
  2. Yazı yazmayı seven, buna ayıracak zamanı olan birinin blog açmaması için hiçbir sebep yok zaten. Ücretsiz, yönetimi kolay, herhangi bir zorunluluk yok, ister günde 1, ister ayda 1 yazarsınız. Ama ziyaretçilerim olsun, takipçilerim olsun, ürünlerim tanınsın, düşüncelerim bilinsin, para kazanayım...falan diyen insan düzenli ve sıkı bir şekilde çalışacak; başka yolu yok.

    Yazılarınız varsa neden arşivde dursun ki zaten, yazık, yayınlamalısınız tabii, ille birilerinin ilgisini çeker, birilerine faydası olur. Yorumunuz için teşekkür ederim. : )

    YanıtlaSil
  3. Yönlendirici ve yazma ve paylaşma sürecindeki tecrübelerinizden oluşmuş yararlı ip uçları.Teşekkürler .

    YanıtlaSil
  4. Blog yazmak oldukça keyifli.. Özenli ve düzenli çalışma ile her şey zamanla yerine oturur.. Emek blog yazmanın 1. kuralı...

    YanıtlaSil
  5. Katılıyorum , bir hobi olmalı, iş gözüyle baktığımızda hiçbir kazanç elde edemeyiz yazmayı, bilgi vermeyi ve faydalı olabilmeyi istemek gerekiyor en başta ;)

    YanıtlaSil