30 Ağustos 2015 Pazar

Canımdan Aziz Manyak Karıcığım Serena;


İfade aynen başlıkta yazdığım şekliyle düştü aklıma Serena(2014) adlı filmi seyrederken. Başrollerde Jennifer Lawrence-Bradley Cooper ikilisinin oynadığı yapım kadın karakterin ön planda olduğu orta karar bir film, evde takı yaparak izlerken gayet güzel gitti. İlk seyredişim değil gerçi, ben, özellikle de yaz mevsiminde isek filmleri her zaman takı yaparak seyrettiğimden bir sürü bir şeyler kaçırırım ve bazılarını aralıklı olarak 4-5 kere seyreder, parçaları birleştirip öyle anlarım. Filmin büyük bir bölümünde George'un Serena'ya yaklaşımı tam olarak 'Canımdan aziz manyak karıcığım' tadındaydı. Canımdan aziz, çünkü epey bir zaman kadının gözünün içine baktı, kendisinin baya garip bir karakter olduğunu görmedi veya görmezden geldi ve ihya edip durdu; manyak, çünkü kadın manyak.

Serena kötü kadın tipinin önde gideni; baskın, güçlü, gösterişli, bencil, hırslı bir karakteri var ve ruh hali de bozuk. Kafasını bozanı ortadan kaldıttırıyor, kocasının ortağını öldürmesini sağlıyor (Kocası da buna 'Hayır' demiyor yalnız, biraz irkiliyor ama yapıyor yani), hayatını kurtardığı için kendisine kul köle olmaya karar veren bir adama bir sürü pis işler yaptırıyor, eşinin kendisiyle evlenmeden önce beraber olduğu bir kadından olan oğlunu öldürtmeye kalkıyor; falan filan. Bir ara hamile kalıyor, kan revan içinde düşürüyor çocuğu ve bir daha çocuk doğuramayacakmış, bundan sonra iyice gemi azıya alıyor. Karmaşık bir film bu, ana fikri yok, mesajı yok, bir sürü ufak tefek olay oluyor, bir sürü ve art arda. Sonunda da bu erkekle kadının başına geçmişlerini ve hayallerini çağrıştıran tarzda bir şeyler geliyor. Kadının neden bu kadar dengesiz, bu kadar tuhaf olduğunu anlamamızı sağlayacak bir şeyler yok; olsa iyi olurdu sanki.

Para verip aldığıma pişman olduğum fimler vardır, gerilim filmi sevdiğim için bu tarzda bir sürü film alırım mesela ve bunların epeyce bir kısmı saçma salak çıkar. Serena aldığıma pişman olduğum bir film değil, beni pekala da oyaladı ve eğlendirdi, seyrederken bileklikler ve halhallar yaptım, iyi oldu. Bu şekilde çalışırken filmi izlemekten çok dinliyorum ben aslında, bir sürü de iş çıkarıyorum. Beğenirsem bir gün şöyle bacaklarımı uzatıp keyifle seyretmek için ayırıyorum mutlaka ama.

Neyse küçük oğlana bir şey olmadı bari, kimin bıçağı kimin boğazında belli değil, kargaşada o da gümbürtüye gidebilirdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder